top of page

Empati Yapmak


Bugün empati konusunda yazmak istedim, herkesin ağzında bir empati lafıdır gidiyor. Nedir bu empati kavramı?

Başka kişilerin duygularını , içinde bulunduğu durumu yada davranışlarındaki motivasyonu anlamaktır. Peki empati yapabiliyor muyuz? Çok da yapamıyor olmalıyız, çünkü çevrenizde aşağıdaki birkaç sözü çok sık duyuyor olmalısınız.

Empati kurmalısın. Yöneticim empati yapamıyor. Annem ve babam beni anlamıyor gibi sözler çok aşina olduklarımızdan bazıları.

Empati yaptığınızda o kişiyi anlarsınız, kendinizi onun yerine koyarsınız fakat bu onun yerine koyma halinde aşırılık yoktur, objektiflik vardır.


Her durumda empati yapabiliyor musunuz sorusunu sormak isterim ya da herkese empati yapabiliyor musunuz?

Bana kalırsa, herkese ya da her duruma empati yapamayız. Ancak kendimizle, yaşantımızla benzerlik bulduğumuzda empati yapabiliyor, O, kişiye hak veriyor ya da

anlıyoruz. Bu durumda benzerlikler ve benzer yaşanan olaylar empatiyi getiriyor.

Örneğin, anne olup çocuk büyütmeden çocukla ilgili yaşanan ya da yaşanabilecek olayları düşünme anlama ve hissetme şansınız son derece sınırlıdır. Ya da evli olmayan bir kişi için evlilikle ilgili uyum, uyumsuzluk ve sorunları fark etmek de oldukça zordur. Atalarımızın “bekara karı boşamak kolay” adlı atasözü, bana kalırsa bu konuyu oldukça iyi ifade etmiştir.


Bundan birkaç yıl önce ebeveynler ve ergenleri konu alan bir panele dinleyici olarak gitmiştim. Panel konuşmacımız yurt dışında eğitim gömüş ve cv si oldukça güçlü bir kişiydi. Aynı zamanda bu konuda kitapta yazmıştı. Konuşma bittikten sonra soru cevap kısmı geldi. Ergen ebeveynleri sorunlarını dile getirmeye ve cevap almaya başladı. Cevaplar bana çok da mantıklı gelmemişti. Oldukça kitabi buldum. Orada bulunanlardan bir kişi aniden konuşmacıya, çocuğu olup olmadığını sordu. Cevap tahmin ettiğim gibiydi, evli değildi ve çocuğu yoktu. O anda verdiği her bilgi bir anda kül olmuştu ve inandırıcılığını yitirmişti.Gerçekten anlamıyor ve empati yapamıyordu. Yaşadığım

bu olay, sürekli söylediğim sözün anlamını bende pekiştirdi. Olmadığınız bir şeyin eğitimini veremezsiniz. Liderlik yapmadıysanız, liderlik eğitimi hazırlayamazsınız ve veremezsiniz. Satış ya da pazarlama yapmadıysanız, satış, pazarlama konusunda karşılaşılabilecek binlerce hikayeyi fark etmenize imkan yoktur. Yani siz neyseniz o sunuz ve sadece o, konuya yaklaşım kurabilir, anlayabilir ve eğitim verebilirsiniz.


Şimdi gelelim asıl noktaya, ancak yaşadığımız olayları ve bize benzer kişileri anlayabiliyor ve empati yapabiliyorsak bu şekilde nasıl doğru ve olumlu iletişim geliştireceğiz öyle değil mi ?

Asıl mesele de bu zaten. Bu konuyu nasıl aşabiliriz? Hayat tecrübesi arttıkça ve yaş aldıkça genellikle empati de artmaktadır. Bununla birlikte eğitim sisteminin bu konuda yapabileceği çok önemli katkılar bulunmaktadır.


Öncelikle eğitim sisteminin kendisi, empatik olmalı. Nasıl mı? Öğretmen ve konu temelli sistemden, öğrenci temelli, konuların deneyimlenerek, tartışılarak öğretilmesi yoluyla

Kalıcı bir eğitime geçilmesi. Eğitim sistemi öğrencileri araştırmaya teşvik etmeli, deneylerle öğretim yapılmalı, oyunlar ve tartışmaları da muhakkak içine almalıdır.


Örneğin, öğrencilere bir dönemi öğretmek isteyen tarih öğretmeni, Fatih’in İstanbul’u alırken yaptığı hazırlıkları anlatır ve Fatih’in gemileri karadan yürütme fikrinin geliştirdiğini

aktardıktan sonra siz, Fatih Sultan Mehmet’in yerinde olsaydınız ve o, dönemde yaşasaydınız ,onun bulduğu yöntemden farklı olarak hangi çözümleri üretirdiniz?

Şeklinde bir soru sorduğunu hayal edelim.Öğretmenimiz devamında da öğrencilerden,

konuyu anlatan bir makale yazmasını isteyerek konunun sınıfta tartışılacağını söylerse,

Öğrenciler hangi konularda gelişir sizce ?

Öncelikle çocuklar, Fatih Sultan Mehmet’ e ve o, döneme empati yapmaya teşvik edilir.Dönemi ve şartları anlamaları ve dönemin motivasyonunu fark etmeleri kolaylaşır.

Diğer yandan makale yazacakları için yazım kabiliyetleri gelişir.

Aralarında tartışma yapacakları için kendilerini ve düşüncelerini ifade etme yetenekleri gelişir.

Eleştirel düşünme ve problem çözme yetenekleri de gelişirdi, öyle değil mi?


Sonuç olarak, sadece bize benzer duyguları ve değerleri olan kişilere ve yaşadığımız benzer olaylara empati yapabiliyor olsak bile bu konu eğitim ile kesinlikle değiştirilebilir.

Farklı bakış açılarını, yaşayış şekillerini ve dönemleri anlamak yani empati yapabilmek önyargılarımızdan da kurtulmamıza hizmet eder.

Kendimizi tanımayı, diğer insanları anlamayı ve olumlu sosyal ilişkiler geliştirmeyi de getirir.

Hepimize empati duygumuzun genişlediği ve ön yargılardan sıyrıldığımız bir yaşam dilerim.















Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page