Önce ruhun sonra bedenin öldüğünü bilseydin, ruhunu canlı tutmak için neye ihtiyacın olurdu?
Sakın ama sakın bunun tek bir cevabı olduğunu düşünme.
Herkes için çok ayrıdır cevabı.

Her ruhun ihtiyacı farklıdır, yani kumaşın farklıdır.
Bazılarımız ruhu canlı tutmak için
paraya ihtiyaç olduğunu söyleyecektir biliyorum.
Para sadece araçtır.
Para ile en çok neyi satın almak istediğindir asıl cevap.
Çok sevdiğim bir arkadaşım, seyahat satın almak istiyor.
Aslında satın almak istediği özgürlük.
Özgür olmak için niçin seyahate ihtiyaç duyuyor ekstra onu da sorması gerek kendine.
Aslında sadece ama sadece kendi koyduğu sınırları kaldırmaya ihtiyacı var.
Güzel olan tarafı ise sınırları kendi koyduğunu fark ederse eğer aynı sınırları kendinin kaldırabileceğini de fark edebilir.
Bu biraz öğrenilmişlik çaresizliğe benzemiyor mu sizce?
Ayıları nasıl eğittiklerini bilir misiniz?
Çok çok acı ama..
Ayıları kızgın bir saç üzerinde yürütürler. Zavallı ayıcık ayağı yandığı için ayağını kaldırır bu arada def çalarlar.
Sonrasında def çalındığında ayıcık tekrar ayaklarını yakacaklar zanneder ve ayağını kaldırır.
Biz de oynayan ayıya bakar ve mutlu oluruz.
Ne kadar acı değil mi?
Bizim de hayatla ilgili öğrenilmiş çaresizliklerimiz hep aynı şekilde oluşur.
Yaşadığımız kötü bir olayı genelleştirir ve kendimizi gereksiz yere sınırlarız.
Ta ki bir gün bir olay ya da durum bizim hayatımızı altüst edene kadar.
Bazen bu altüst olma durumu bizi kendimize getirip bu durumdan kurtarabilir.
Bazen de kendimizi hepten bırakmamıza sebep olabilir.
Hangisi mümkün diye sorarsanız,ikisi de mümkün. Herşey seçimlerimize bağlı.
Ya doğrulup ayağa kalkarız ,Ya yere kapanıp biat ederiz❤😍
Siz hangisini seçersiniz?
Opmerkingen