top of page

Tecrübelerimizi gelecek kuşaklara aktarmak...




İnsanlık geçmiş deneyimlerini ,hayatlarını etkileyen önemli olayları ,gelecek kuşaklara sanatsal etkinlikler ,yazılı aktarımlar ,dini ritüeller, sözel yani atasözleri ve deyimler ile aktarmaktadır.




Bu sayede toplumsal bir hafıza yaratılmakta ve olayların unutulmaması ve gündemde

tutulması sağlanmaktadır.


Süphesiz bunu yaparken ana amaç gelecek kuşakları bilinçlendirmek ve aynı hatalara

düşülmesini önlemektir ve özde koruma amaçlıdır.

Bununla birlikte sürekli hatırlatılan olumsuz deneyimler ,insan psikolojisi üzerinde ciddi

endişeler kaygılar ve korkular da yaratabilmektedir.


Şu anda evlerdeyiz ve her gün korana salgını ile ilgili olumsuz bir sürü haber dinliyoruz.

Bazıları gerekli olan bilgilerin büyük bir kısmı da rating kaygısıyla yapılan haberleri ve konuşmaları içermekte.Hepimiz olumsuz ve endişe yaratan haberlerle iç içeyiz.

Salgından ve uzmanların anlatımlarından da anladığımız üzere salgınlar devam edecek gibi duruyor.Korana salgını geçtiğinde yada etkisi azaldığında hiçbirimiz eskisi gibi olamayacak ve eskisi gibi yaşayamayacağız.

Hastalanma korkusu, hastalık bulaşma korkusu olacak bir çoğumuzda.Bu durumun aşıraya kaçması durumda ,anksiyete, panik, obsessif Kompülsif (sürekli tekrarlana hareketler ,sürekli el yıkama hali) gibi psikolojik sorunlarda oluşabilir.


Yaşanan deneyimlerin kayıtlanması, haber yapılması ve gelecek kuşaklara

aktrılması sırasında ana amacın korku duygusunu tetiklemek değil , bilinçlendirmeyi arttırmak olduğu unutulmamalıdır.

Deneyimlerin, gözlemci metodu ile (objektif olarak) aktarılmasına özen göstermeliyiz.

Salgında yaşadıklarımızı, hissettiklerimizi hatırlatmalı,

Salgını oluşturan ana sebebin ne olduğunu fark ettirilmeli,

Bir salgınla bir daha karşılaştığımızda nasıl davranış geliştirmemiz gerektiğini öğretmeliyiz.

Bunun dışında tabiki salgın ihtimaline karşı bilimsel testler ilaçlar ve aşı havuzu da yaratmalı ve bu bilgileride detaylı olarak arşivlemeliyiz.


Dünyamız ilk defa tüm dünyayı kapsayan bir felaket ile karşı karşıya.Bu durum insanlığın bilinç seviyesini yukarıya çekerek birlik bütünlük bilincimizi yükseltebilir ve insanlığı

dünyaya ,doğaya , bitki ve hayvanlara çok daha duyarlı hale getirebilir.


Belkide bundan sonra ağaç dikme ,doğayı koruma olimpiyatları düzenlenebilir.

Yada salgın hastalıklarda geliştirilecek tedavi yöntemleri için özel ödüller verilebilir.


Belki de her şey bundan sonra çok daha güzel olabilir.



Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


©2018 by İpek Gezer. 

bottom of page