Bu söz insanın egosunu son derece incitici değil mi?
Peki sorun ortadan kalktığında ne olacak? Kişinin oyuncağı elinden alınacak.
Bu durumda kişiler ne yaparlar biliyor musunuz?
Kişi kendine şikayet edeceği yeni sorun bulur, yani yeni bir oyuncak alır eline.
Yıllarca yaşlı anne ve babasına bakan bir arkadaşım vardı. Ne zaman karşılaşsak onları anlatır ve fedakarlıklarından bahsederdi. Bu arada kendi hayatı diye bir şey de yoktu.
Birgün annesi ve birkaç ay sonra da babası öldü.
Artık yalnız kalmıştı ve 44 yaşında idi .
Nasıl yaşayacaktı vaktini nasıl geçirecekti bilmiyordu. Bekardı ve düzenli çalıştığı bir işi de olmamıştı. Sadece hasta bakıcılık yapmıştı neredeyse tam zamanlı.
Anne ve babasının arka arkaya ölümünden 6 ay sonra ziyaretime gelmişti.
Kendisinde de şeker ve tansiyon hastalığı çıkmıştı.
Daha önceki konuşmalarımızda ona, kendi hayatını yaşamaktan korktuğun için anne ,baba bakımına odaklandığını söylemiştim ve detaylı konuşmuştuk.
O dönemde kabul etmediği konular üzerine uzun uzun düşünmüş.
Kendi de rahatsızlanınca ziyaretime gelmeye karar vermiş.
Bana ağlayarak 3 ay gibi çok kısa süren evlilikten sonra korktuğunu ve kimseye güvenemediğini söyledi.
Kendi sorunumu aşmak yerine annem ve babamın bana ihtiyacı vara odaklanmak kolay geldi dedi.
Ölümler ve kendi hastalıkları, konuşmamızı tekrar gözden geçirmesine sebep olmuş.
Gerçeği fark etmiş.
Durduğu nokta harikaydı. Farkındaydı.
Artık eylem planı yapmak ve yeni bir hayat yaratmaya kalmıştı.
Çok korkuyordu. Anlıyordum. Daha önce aktif bir iş hayatı olmamıştı.
Mevcutta para problemi yoktu.
Gerçekte ne yapmaktan hoşlandığını konuştuk,
Hasta bakımı sırasında gelenlere hizmet ederken pasta, börek poğaça gibi unlu mamulleri çok iyi yaptığını bundan da zevk aldığını söyledi.
Bunu meslek haline getirip getiremeyeceği konusunda konuştuk.
Çok istediğini söyledi.
Gerekli araştırmaları yaptı, Üniversite mezunuydu arkadaşları ile temasa geçti.
Destek alacağı birkaç yakını yeni oluşum konusunda yardım etti.
Bu uğraş ona hayat amacı kazandırdı.
Gözleri ışıldıyordu artık.
Birlikte Moda'da küçük bir dükkan kiraladık.
Şimdi o dükkanda küçük kek ve kurabiyeler satıyor yani küçük bir kafesi var.
Sonra ne oldu biliyor musunuz?
Artık bir erkek arkadaşı ve hayalleri var.
Anne babası ölmeseydi bu noktaya gelebilir miydi?
Pek zannetmiyorum.
Bu örnek bana "olan hayırlıdır" sözüne bir kez daha inanmama sebep oldu.
Ya size?
Comments