top of page

Ruhların müziği

Sabah yürüyüşlerim beni kendi özümle buluşturuyor.

2,5 aydır yürüyorum.

Yazın yürümek kolay tabi dediğinizi duyar gibi oluyorum. Haklısınız.

Bende öyle düşünüyorum.



Sportif faaliyet olarak başlayan bu yürüyüşler farklı bir boyut kazandı günden güne.

Özümle buluşma gibi oluyor.

Düşüncelerimin sesini duyuyorum.

İç sesim benle konuşuyor.

Meğer en güzel konuşma, kendi iç sesini duymakmış.

Öyle şeyler söylüyor ki hakkımda bana.

Düşüncelerim denizin içindeki değişik renklerdeki çakıl taşları gibi.

Taşların üstünde hoplayan bir İpek var.

Ruhumun ne kadar ince ve zarif olduğunu yürüşlerim fark ettirdi bana.

Git gide duygusallaşıyor muyum ne?😜

Arkadaşlarımdan biri kişisel gelişim ile ilgili Norveç'te bir kampa gitmişti.

Kursun son bölümünde doğada yalnız bir gün geçiriyormuşsun.

Karla kaplı Norveç'te.

Doğada nasıl ateş yakacakları ve neler yapacaklarını öğretmişler başlangıçta.

Yalnız, tek başına karlar içinde ateşi yakmak ve tüm gün kalmak.

Bana anlattığında korktum ve yapamayacağımı düşündüm ve kendisini tebrik ettim.

Koçluk yapan bazı üstatlarımız Amerika'da kızılderelilerle buluşup onların yaptığı ritüellere benzenyen çölde 1 hafta tek başına yaşıyorlar. Cep telefonu ya da herhangi bir elektronik alet olmadan, yalnız konaklıyor ve bir hafta geçiriyorlar.

Tüm bu ritüeller kişiyi arındırmak üzerine .

Kendine dönsün, iç sesini duysun.

Duygularını hissetsin diye yapılmakta.

Çok yoğun ve hareketli şehir ortamı bizi çoğunlukla ruhumuzdan ayırıyor.

Bedensel zevklerimizi tatmine yönelik. Genellikle tüm yaşamamız.

İhmal edilen taraf ruhumuz yani özümüz oluyor.

Lafı uzatmayayım. Verdiğim örnekler kadar derin olmasa da yaşadığım farkındalık olağanüstü .

Artık yürürken asla yanıma birini istemiyorum.

Kesinlikle yürürken bir şey dinlemiyorum, kimseye de dinlemesini tavsiye etmiyorum.

Müzik dahi, özünü hissetmekten uzaklaştırır insanı.

Asıl olan herkesin kendi müziğini ve kendi özünü duyması ve kendi müziğini yapması.


Bir de yürürken cep telefonuna bakan kişiler var.

Öncelikle boyun aşağıya doğru eğildiği için boyun ve sırt ağrısı yaratır.

Aynı zamanda evrensel enerji tepe çakradan girer ve kök çakra ile toprağa geçer.

Tepe çakradan giren enerjiyi tam ve düzgün alabilmek için dik durmak gereklidir.

Çok bilgiççe konuşmayı bırakıyorum hemen.😃😉


Tüm icatlar, bizi özümüzden uzaklaştırmak için yapılmış galiba.

Ya da biz yapılan buluşları kendi özümüzden kaçmak için kullanıyoruz.

Hangisine inanıyorsanız, o fikri satın alın.

Yalnız, unutmamanız gereken tek bir şey var ki bende yeni keşfettim, heyecanımı mazur görün.

Doğada yalnız kendi başınıza olacağınız en azından sadece bir saatlik zaman dilimi, ruhunuzu anlayabileceğiniz, gerçekten kim olduğunuzu keşfedeceğiniz bir andır.


Ruhumuzun müziğini hep duymanız dileğiyle.😍❤

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page