top of page

Eleştirel düşünce, karar alma ve problem çözmenin ön adımıdır.

Eleştirel düşünce deyince aklınıza ne geliyor ?



Sakın ola ki son 30 yılın eleştiri kavramıyla karıştırmayın. Eleştiri deyince eskiler bir konuyu, kitabı yada filmi ,her yönüyle değerlendirmeyi kastederlermiş. Bu her yönü kelimesi ile kasıt edilen ,gerçekten her yön imiş ve eleştiri yapan, kritik ederken son derece dikkatli sözler sarfedermiş. Ülkemizde özellikle edebiyat alanında çok yaygınmış eleştiri sanatı.Örneğin bir yazar; makale yazıp yayınladığında, yazısı hakkındaki yorumları duyabilmek için ertesi günü heyecanla beklermiş.Gelen eleştiriler yazarı, daha iyi yazmaya teşvik ettiği için zevkle okurmuş yazılanları.


Yazımda bahsedeceğim eleştirel düşünce de aynı yukarıdaki örneğe uygun bir düşüncedir.Bu durumda eleştirel düşüncenin kısa ve öz tanımını yapsak çok iyi olacak.

Evet, tarafsız ,sorgulayıcı ve rasyonel düşünceye eleştirel düşünce diyoruz.


Bu kısa tanımı detaylandırdığımızda kişinin eleştirel düşünebilmesi için hem sağ hem sol beyninin iyi çalıştırması gerektiğini düşüncesine varılmaktadır.Çünkü eleştirel düşünce rasyonel verilere dayandığı için hesaplanabilir, kanıtlanabilir ve elle tutulur verilerle desteklenmekte, diğer yandan da sorgulayıcı ve tarafsız olması sebebiylede sağ beynimizi yani duygusal zekamızı kullanmayı gerekli kılmaktadır.

Sanki tam bir denge var öyle değil mi?


Şimdi soruyorum, niçin eleştirel düşünmeliyiz ?


Bence ,olası en iyi çözümü bulmak için eleştirel düşünmeliyiz.


Eleştirel düşünebilmek ,doğru karar almayı ve problem çözmeyi sağlar.Bu sebeple aslında karar alma ve problem çözmenin ön ve en önemli adımıdır.


Eleştirel düşünebilmek için öncelikle çok çok okumaya ihtiyacımız var.Okumak, konuyu ana fikri anlamak ,farklı bakış açılarını yakalamak ve tartışabilmeye ihtiyacımız var.

Tüm bu söylediklerimi dikkate aldığımızda galiba eğitim sistemimizin test sisteminden

acilen çıkarılması lazım.Çocuklarımızın tüm dersleri ve ders dışı faaliyetleri sadece test çözmekle sınırlı gibi.


İkinci olarak, sorgulamaya ihtiyacımız var.Her konu ile ilgili farklı görüş açılarını sorgulamalı, çok yanlı düşünebilmeliyiz.

Bu konu ile ilgili olarak eğitim sistemimizi icelediğimizde, karşımıza iki tür handikap çıkmaktadır.Ezbere dayalı bir eğitim sistemine sahip olmamız, diğer yandan da,

dini yetiştiriliş tarzı ve eğitiminin yarattığı handikaplar.


Üçüncü olarak ,tarafsız olmaya da ihtiyacımız var.

Elimizdeki verileri her yönüyle detaylı inceleyebilmeli ve ayrıca ortak akıldan hareketle konuyla ilgili fikir sormalı ve fikirleri objektif değerlendirmeye tabi tutabilmeliyiz.

Tarafsızlığı sağlayan başlıca özelliğimizin empati yapabilme vasfımız olduğunu unutmayarak muhakkak bu konuda gelişim kaydetmeliyiz.


Tüm bunları yazdıktan sonra eleştirel düşünce yaklaşımının kullanıldığı çok eski bir film geldi aklıma.Bu siyah beyaz ,Harrisson Ford’un oynadığı filmden çok etkilendiğimi ve defalarca seyrettiğimi itiraf etmeliyim.


Filmin konusu ,Latin Amerikalı 18 yaşındaki genç babasını öldürmekle suçlanır.Mahkeme yapılır tüm kanıtlar gencin babasını öldürmesi fikrine götürüyordur herkesi.

Jüri karar versin diye karar odasına gönderilir.Kararın temyiz şansı yoktur juri suçlu bulursa genç çocuk elektrikli sandalyeye gönderilecektir.Jüri Odaya girer ve 12 kişiden oluşmaktadır.

Çocuğu 12 jüri üyesinden 11’i suçlu bulur ,sadece bir tanesi suçsuz olduğunu söyler.

Diğer jüri üyelerinin niçin suçsuz bulduğuna dair sordukları soruya cevabı aşağıdaki şekildedir.

Bizim kararımızla elektrikli sandalyeye oturacak bu çocuk, tüm delillerin detaylı incelenmesini hak ediyor der ve zorlu müzakereyi başlatır.

Çocuğu suçlu bulan Jüri üyelerinede niçin suçlu bulduklarına dair soru yöneltir.

Artık herkes kendi sebebini açıklamaya başlar.

Her açıklayandan detaylı bilgi ister.

Aşağıda 11 adamın suçlu bulma nedenlerini listeledim.

*Çocuğun latin Amerikalı olması ,kenar mahellede yaşaması sebebiyle sahip olunan önyargılar.

*Sadece söylenenene sorgulamadan inanma, sürüye yani topluma uyum sağlama çabası

*İşi çabuk bitirip gitme kaygısı

*Tanıkların anlattıklarını rasyonel ve elle tutulur şekilde incelememe şeklinde sıralayabiliriz.

Nedenler ve sorulan sorulara mantıklı cevap veremeyen jüri üyeleri sırayla karar değiştirmeye başlar.

Sonuç ise zorlu müzakerelerden sonra tarafsız ,rasyonel ve sorgulayıcı bakış açısı kullanılarak karar alınır ve 12 üyenin 12 side suçsuz olduğuna kanaat getirir ve çocuk suçsuz bulunur.

Evet eleştirel düşünebilmek işte bu kadar önemlidir.







Son Yazılar

Hepsini Gör

Kommentare


bottom of page