top of page

Biz süs balıkları okyanusta boğuluruz.

Bugün eşimle konuşurken, "sen dedim,son 15 yılda , 2 yurt dışı firmasını kendi kimliğinle bu ülkede sıfırdan yarattın".

Senin kimliğin ve ruhun bu 2 firmanın kimliği oldu.

Doğrusu bizim durumumuz aynı mı? Bir baksana.

Biz akvaryumda yüzen ve okyanusu hiç bilmeyen balıklarız.



Akvaryumda kralız. Peki ya okyanusta ne olacak? Okyanus bizi boğar.

Bunları söylerken büyük ve tanınmış bir kimliği olan bir işyerinde çalıştığımı belirtmeliyim.

Bu kimlik hem bağlılık, hemde bağımlılık yapmış.

Mottolarımda görürsünüz ruhta ne varsa dilde o dökülür.

Okyanusta boğuluruz kelimesi çıkar çıkmaz ağızımdan, kendime geldim.

Demek ki işyerimden ayrılmak bana boğulma korkusunu hissettiriyordu.

Boğulmak neydi?

Nefessiz kalmaktı.

Ölmekti.

Aşırı korkuydu yani.

Bu korkuyu nasıl bırakabilirdim.?

Neyse en azından korkumu neye benzettiğim net olarak dilimden dökülmüştü ve ben de fark etmiştim.

Şimdi bu korkuyu temizlemeye kalmıştı iş.

Korkum temizlendiğinde ne olacaktı?

Korkusuz çalışacaktım.

İstersem devam etmeyi ya da istemezsem devam etmemeyi seçecektim.

Devam etmeyi seçmem korku temelli olmayacaktı.

Bu benim hayatıma ve işime çok olumlu yansırdı biliyorum.

Seçimlerinizi hiç düşündünüz mü?

Seçimlerinizin sebebi korku mu?

Yoksa gerçekten istemeniz mi?

Bir konuda karar vermeniz gerekiyorsa ,seçimlerinizi gözden geçirin.


Üniversitede hangi bölümü seçmek istiyorum?

Hangi işte çalışmak beni mutlu eder.?


6 yıl önce çalıştığımız şirkete bir üniversite stajyeri aldık.

Kız son derece naif içine kapanık ve sakin yaradılışlı idi.

Bana kendini anlatırken üniversitede yaptıklarını, okul gazetesini çıkardığını söyledi ve yazılarından örnekler getirdi.

Muhteşem bir yazım dili vardı.

Makaleler ve anlatım çok etkileyici idi.

Ne olmak istediğini sorduğumda ise bankacı olmak istediğini söyledi.

Niçin istediğini sorduğumda ailem istiyor bende tercih ediyorum dedi.

Aile düzenli aylık geliri olsun ve toplumda statüsü ve kimliği olsun diye düşündükleri bankacılığı kızlarına uygun bulmuşlardı.

Üniversite öğrencimiz de seçimini korku ile yapıyordu.

Ailesine diyemiyordu, ben gazetede çalışmak istiyorum.

Ailesi gibi onun da korkuları vardı.

Ailesine itiraz edip kendi hayalinin peşinde koşmak için kendine de yeterince güvenemiyordu.

Şimdilik kendi için kolay yolu seçecekti.

Ya sonra?

Senaryoyu sizin için birkaç değişik şekilde yazayım isterseniz.

Sonuç ;

Ya vasat bir banka çalışanı olacaktı.

Ya vasat bile olamayıp işten bile atılabilecekti.

Ya da olmadığı gibi davranmaya zorlayacak bir noktaya kadar gelecekti ve mutsuz olacaktı.

Diğer seçeneği seçer ve ısrar edip azmeder ise çok parlak bir yazar olma şansı vardı.

Sizce neyi seçecekti korkuları mı yönetecek ti?

Yoksa hayalleri mi?

Son Yazılar

Hepsini Gör

Kommentarer


bottom of page