top of page

Asalet, Nezaket, Başarı

Güncelleme tarihi: 28 Kas 2018

Geçtiğimiz günlerde katıldığım bir toplantıda "asalete" rastladım.

Günümüzde çok da göremediğimiz bir davranış stili idi asalet.

Toplantımıza ,Ali Koç konuk olarak gelmişti. Toplantı iki bölümden oluşuyordu. Ara verildiğinde kadın, erkek, Fenerbahçe spor kulübünü tutan ya da tutmayan herkes, resim çektirmek istiyordu Ali Koç ile.

Ali Koç, resim çektirmek istiyenleri kırmadı.

Hiç öfkelenmeden, rahatsız olmadan hepimiz için ayrı ayrı poz verdi. Kimi eşi, kimi çocuğu için, kimisi de kendisi için istiyordu resim çektirmeyi.

Bir çok kere kişilerin telefonlarını alıp fotorafları Ali Koç çekti.

Çekimler sırasında gözlemim, seviye, sınır ve bir o kadar da nazik yaklaşımdı.

Benim sözlüğümdeki asaletin tanımı da buydu.






Nezaket deyince aklınıza ne gelir bilmiyorum. Bugün çok şanslı günümdü.

Nezakete rasladım.

Ekibimden arkadaşlarımdan birinin yaş günüydü. Yaşgünlerimizde kutlama yapıyor ve pasta kesiyorduk.

Pastayı da işyerimize yakın bir pastaneden alıyorduk.

Bugünde pastamız geldi, mumlarımızı koyduk, resimler çekip arkadaşımızın mumu söndürmesini istemek üzere toplandık.

Mumları yakan arkadaşımız dedi ki pasta çok bayatmış.

Yaş günü olan arkadaşımız ise, 'bugün benim yaşgünüm ve pastanız ise bir harika .

Beni düşündüğünüz için çok teşekkür ederim.'

Gerçekten çok duygulandım.

Son derece iyi niyetli, hayata olumlu bakan çok şeker bir kızdı. Nezaketine ise birkez daha hayran kalmıştım.

Bende bir konuşma yaptım.

'Sevgili arkadaşımız yay burcu biliyorsunuz çok şanslı bir burçtur. Gezegeni ise Jüpiter'dir. Astrolojiye göre Jüpiter sizin hangi hanenizde ise o haneden alırsınız hediyelerinizi.

Jüpiter hediye gezegenidir.

Bence sevgili arkadaşımız hayattaki en güzel hediyelerini bu olumlu bakış açısıyla alacak, kesinlikle ulaşmak istediğim seviyedir, nice mutlu yaşlara canım.'


Başarı ..

Bugün harika bir haber aldım, saat 11 gibi.

Koçluk yaptığım ve iş arama sürecinde olan bir arkadaşımız verdi bana bu güzel haberi.

En son dün görüşmüştüm kendisi ile.

İş görüşmesi yaptığı firma, firmalarının tanıtımı ile ilgili bir sunum hazırlamasını ve sunmasını istemişti kendisinden. Çok heyecanlıydı.

İlk defa böyle birşey yapacaktı.

Geçen hafta aramıştı beni, şehir dışında olduğum için görüşememiştim.

Pazar günü dönüşte arayacağımı bildirdim.

Uçaktan iner inmez aradım.

Saat 16.00 da gel istersen diye.

Bir yanı rahatsız etmekten korkuyordu, bir yanı ise bu görüşmeye ihtiyacı olduğunu biliyordu.

Saat 17.30 gibi gelebildi.

Hazırladığı sunumun her karesinin üzerinden detaylı olarak geçtik.

Konuya iyi çalışmıştı. Yalnız anlatımı çok detaylı idi.

Detaylar, karşı tarafı dinlemekten uzaklaştırabilirdi.

Sunumu kısalttık. Mesajları netleştirdik.

Konuşmasını kısa, net yapmasını sağladık.

Konuşurken vurgulanması gereken kelime ve cümleler üzerinden geçtik.

Güzel bir noktaya getirdik.

Giderken merak etme alacaksın bu işi dedim.

Gerçekten mi dedi?

Ben dedim, zor beğenen biriyim.

Sunumunu beğendim.

Ve sonuç, sunum sonrası işe alınmış.


Sabah işi alır almaz aradı beni. Çok teşekkür etti. Hakkınızı nasıl ödeyeceğim dedi.

Çok mutlu olmuştum, ikimizde başarmıştık.

İlk maaşınla dedim, bir yemek ısmarlarsın.😜😊

Ayrıca dedim, sen bu güzel yüreğinle sağladın bu yardımı. Sana yardım etmek istedim.

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page