top of page

Öz ve Dış kabuk


Doğada olduğunuzda , yanınızda sizi kendi kendinizle baş başa kalmaktan alıkoyan cep telefonu yada kulaklık yoksa, ağaçları ,çiçekleri ,renkleri ve doğanın uyumunu fark etmeye başlarsınız.Sonra sıra sesleri fark etmeye gelir, kuş sesleri, rüzgar sesi, cır cır böcekleri sesi, sanki doğanın kendi yaptığı bestenin seslendirildiğini hissedersiniz.

Artık farkındalık kanalınız iyice açılmıştır.Kokuları fark etmeye başlarsınız özellikle hava nemliyse toprağın kokusu, ağaçlar ve çiçeklerin birbirine karışmış parfümü andıran o güzel kokusu. Yeni ve hiç bilmediğiniz bir dünyanın kapısından giriş yaptığınızı biliyorsunuzdur artık.

Bu dünya, mevcut dünyanıza benzemez.Yeni dünyayı sadece duyularınızla fark edebilirsiniz, düşüncelerinizle değil. Sadece duyularınızı izleyerek yol bulursunuz.

Aynı Kızılderililerin ve modern yaşamın olmadığı bölgelerdeki yerlilerin yaptığı gibi.

Daha önce bu hisleri hiç yaşamadıysanız size oldukça değişik gelir başlangıçta.

Kendinizi Alis Harikalar diyarı romanında, Alis'in tavşan deliğinden düşerek hızla başka bir dünyaya geçtiği an gibi şakın ve bir o kadar da büyülenmiş gibi hissedersiniz.

Evet hakikat dünyasına hoş geldiniz demeliyim.Artık yeni dünyada yolculuğa hazırsınız.


Sıra özünüzle buluşmaya gelmiştir.Bir süre daha etrafı seyredip hissetmeye devam edersiniz.Eğer odağınızı güncel olaylar ve düşüncelerden kopardıysanız başka ve çok önemli bir şey fark edersiniz.İçinizde birisi konuşmaya başlamıştır.Sizin bildiğiniz bir ses değildir bu.Hiç kendinize böyle bir zaman yaşamaya izin vermediğiniz için bu sesi şimdiye kadar duymamış olabilirsiniz.O ses sizin iç sesiniz yani sizsiniz..

Peki alışık olduğunuz siz nerede?Şimdilik o dışarıda..

Hangisi gerçek sizsiniz ?

İkisi de sizsiniz.Birini iç ve öz ,diğerini dış ve kabuk gibi düşünebilir yada adlandırabilirsiniz.

Dış kabuk zaman içerisinde yaşadığınız olaylarla değişip dönüşmüş, özünden farklılaşmıştır.Doğmayı seçtiğimiz aileden aldığımız inanç ve değer sistemleri, uyum göstermek için kullanılan kalıplar, aldığımız eğitimler ,çevre ve derin bir başkaları ne der korkusuyla beslenerek dış kabuğu oluşturur , öz varlığımızdan olabildiğince uzaklaşırız.

Dış kabuğumuz ve öz varlığımız birbirinden ne kadar uzaksa hayatımızdaki denge, mutluluk ve huzur o derece azalır.

Düşünün ki 2 başlı bir dev tarafından yönetiliyorsunuz.Biri kalk gidelim derken öteki dur oturalım diyor, ne komik değil mi? aynen de böyle olur.

Tüm inanç sistemleri, dinler, ritüeller, meditasyonlar, dualar ,şamanik aktiviteler ,

enerji seansları ,koçluk görüşmeleri ,doğada yapılan yürüyüşler ve belkide tehlikeli sporlar da dahil hemen hepsi bizi özümüzle buluşturmak için yapılan seramonilerden ve aktivitelerden başka bir şey değildir aslında.

Öz bizim asli varlığımızdır.Tanrısal yanımızdır.O gerçek hayattır.

İçinde sevgi vardır, merhamet vardır, anlayış vardır, ahenk ve uyum vardır.Kumaşı coşkudur, neşedir.

İnsanlar tüm numaralarını kaybettiğini zannettiği, kendini bulmak için yapar.Kendini her yerde arar ,bulmak umuduyla.Oysa o ,tek bir yerdedir kendi içinde.

O yüzden yapılan tüm yolculuklar yalnız bize çıkar.

Söylediğimiz tüm güzel sözler yalnız bize söylenir.






Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page