Anne karnındaki çocuğu düşündünüz mü hiç?
Hayatın başladığı minicik halden embriyodan insana. Su dünyasında yaşarken 9 ay boyunca, yaşadığı yeri bırakarak hava dünyasına geçiş yapıyor.
Su dünyasında ölüyor, hava dünyasında doğuyor.
Su dünyasında herşey kolay onun için anneden besleniyor ve hiç uğraşmıyor.
Güvenli bir yer ve sıcak bir temas var.
Yani cennette yaşıyor.
Tabi stresli bir anneye sahipse stresini de yükleniyor ya ...bu teferruat diyelim bunu bırakalım bu yazımızda.
AliceHarikalar diyarı kitabında Alis, tavşanın peşinden koşuyor. Tavşan bir delikten giriyor, Alice'de peşinden. Alice aniden yuvarlanıp düşüyor ve farklı bir dünyaya geçiş yapıyor.
Çocuk da doğarken bir ışık görüyor ve bir delikten düşüyor. Aynı Alice gibi. Hep birbirinin aynı olduğunu düşündürmüştür bana. Ölüm ve Doğum.
Doğum ve ölüm birbirini tamamlayan döngüler.
Biri bitiyor ve diğeri başlıyor. Aslında kesinti yok aralarında.
Enerjilerde de böyle. Enerji kaybolmaz değişir ve dönüşür.
Auramız enerjetik alanımızdı, biliyorsunuz.
Mevcut alanımızdaki eski enerjiyi göndermez isek yeni enerjiyi içeri almamız mümkün olmaz.
Geçmişinde yaşayan biri nasıl bir gelecek yaratabilir mümkün mü?
Geçen akşam kızlarla yemeğe çıktım. Bir arkadaşım sürekli eski sevgilisini anlatıp duruyordu. Bir taraftan da sevebileceği biriyle bir türlü karşılaşmamasından şikayet ediyordu. O anda dedim ki, "sürekli eski sevgilini anlatırken yani onun enerjisini auranda tutarken nasıl olup da yeni biri hayatına girecek".
Birden kontrolsüzce ağzımdan çıkıvermişti.
Çok hassas ve alıngan olan arkadaşım kırılır diye de çok korkmuştum doğrusu.
Sonra derin bir sessizlik oldu.
Ve aniden derin nefes ve basit, sakin bir cevap "Haklısın".
Çok kısık sesli söylenmişti.
Olsun...... Farkındalık oluşmuştu.
Artık gerisi gelirdi.....
Comentários